|
ÖĞRETMENLER GÜNÜ ÇİÇEK
ÖĞRETMENLER GÜNÜ
( 24 Kasım )
AÇIKLAMA -1-
Öğretmen; öğretme işini görev edinen kişiye denir. Öğretmenlik bir
meslektir. Kişinin öğretmen olabilmesi için öğretmen yetiştiren bir okulu
bitirmesi gerekir. İlkokullarda öğretmen Sınıf Öğretmenidir. Sınıfın bütün
derslerini aynı öğretmen okutur. Ortaokul ve Liselerde ders öğretmenliği
vardır. Meslek okullarında dersler özel şekilde yetiştirilmiş meslek
öğretmenleri tarafından işlenir.
Eskiden öğretmene "Muallim", öğretmen yetiştiren okula da "Muallim Mektebi"
denirdi. Ülkemizde öğretmen okulu ilk kez 16 Mart 1848'de açıldı.
Osmanlı İmparatorluğu döneminde eğitime ve öğretime önem verilmiyordu. Az
sayıda okul vardı cumhuriyetin ilanıyla birlikte yurdumuzun her yanına yeni
yeni okullar açıldı. Okul çağında olanlar bu
okullarda okumaya başladı.
Atatürk, eğitimin, öğretimin yayılmasından, yaygınlaşmasından yanaydı. 1928
yılında Arap harflerinin kaldırılıp yerine bugün kullanmakta olduğumuz Türk
harflerinin kabulü tüm yurtta sevinç yarattı. Halkın yeni harfleri kısa
sürede öğrenip daha çok yurttaşın okur - yazar olmasını sağlamak amacıyla
yoğun bir çalışma başladı. Okuma - yazmayı yaygınlaştırmak için okul çağı
dışındaki yurttaşlara okuma - yazma öğreten okullar açıldı. Bunlara Millet
Mektepleri adı verildi.
Atatürk, Ulus Okulları dediğimiz Millet Mektepleri'nde yazı tahtasının
başına geçerek dersler verdi. Bakanlar kurulu 11.11.1928 günü yaptığı
toplantıda Ata'ya Ulus Okullar
Başöğretmenliği sanını verdi. 24 Kasım Atatürk'ün Millet Mektepleri
Başöğretmenliğini kabul ettiği gündür.
Öğrencileri, öğretmenleri, okulu çok seven Atatürk yurt gezilerinde okullara
uğrardı. Sınıflara girer, sıralara oturur, ders dinlerdi. Öğrencilere
sorular sorardı. Öğretmenlerle konuşur, her yerde öğretmenliğin üstün bir
meslek olduğunu anlatırdı.
Atatürk, öğretmenlerin Ulusal Kurtuluş Savaşı'nda nasıl canla başla
çalıştıklarını yakından izlemiştir. Yurdumuzun düşman tarafından
paylaşıldığı sırada öğretmenler Öğüt Kurulları oluşturarak halka
ulusal bağımsızlık, Ulusal Kurtuluş Savaşı düşüncelerini yayıyordu. Öğüt
Kurulları dışında öğretmenler 14 eğitim kuruluşu ile birlikte Milli Kongre
Cephesini kurdular. Milli Kongre Cephesi, düşmanların İzmir'i işgal
ettikleri günlerde Sultanahmet Mitingini hazırladı. Bu mitingin
konuşmacılarından çoğu öğretmenlerdi.
Başöğretmen Atatürk, öğretmenlerin Ulusal Kurtuluş Savaşı'nda gösterdikleri
etkinliği hep övmüştür. Atatürk yeni Türkiye'nin yaratılmasında öğretmenlere
büyük görevler düştüğü inancındaydı. Çağdaş bir ulus olmamız için eğitimin
yaygınlaşması gereğine inanıyordu. Bu nedenle Atatürk "Ulusları kurtaracak
olan yalnız ve ancak öğretmenlerdir." Sözleriyle öğretmene verdiği önemi ve
duyduğu saygıyı en güzel biçimde belirtmiştir.
Atatürk'ün 100. Doğum yıldönümü olan 1981 yılında, 24 Kasımın her yıl
Öğretmenler Günü olarak kutlanması kararlaştırıldı.
Öğretmenler Günü'nde öğretmenin toplum içindeki yeri, değeri belirtilir.
Öğretmen sorunları dile getirilir. Öğretmenler Günü'nde; eğitime, öğretime
hizmet etmiş, saygınlık kazanmış öğretmenler anılır. Gençlerin
yetişmesindeki katkıları anlatılır. Mesleğe yeni giren öğretmenler 24
Kasımda Öğretmen Andı içerek göreve başlarlar.
Öğretmen; yapıcı ve yaratıcıdır. İnsan haklarına saygılıdır. Öğretmen
özverili, çevreye güven ve inanç veren, içi insan sevgisiyle dolu bir
kişidir. Atatürk; "Öğretmenler, yeni nesil sizin eseriniz olacaktır."
demekle öğretmene yüklediği sorumluluğu ve değeri anlatmıştır.
Öğretmenler sevgi dağıtır. İçimizi aydınlatır. Bizi doğruya yöneltir.
Bilgili kişiler olmamız için çaba gösterir. Dünyayı tanıtır. Öğretmen her
alanda yeniliği, yenileşmeyi savunur. Gerçekleri anlatır. Beceri ve
yeteneklerimizin gelişmesine yardımcı olur. Kısaca analar doğurur,
öğretmenler yetiştirir.
AÇIKLAMA -2-
Bir milletin milli, ahlâki ve kültürel yönden güçlü ve medeniyet bakımından
kalkınmış olması öğretmenlerinin üstün çalışmalarına bağlıdır. Milli birlik
ve beraberliğimizin teminatı öğretmenlerdir.
Bizleri ham bir madde olarak ele alan öğretmenler, üzerimizde titiz,dikkatli
ve sabırlı çalışmalar yaparak bizi şekillendirirler. Duygularımıza,
ruhumuza, fikirlerimize ve hayata bakışımıza en güzel desenleri verirler.
Bize doğruyu, güzeli, iyiyi, mertliği, milli duyguları ve Atatürk ilkelerine
bağlılığı öğreten öğretmenlerimizdir. Biz onların eseriyiz. Sıhhatini,
nefesini, enerjisini, gençlik yıllarının hepsini bizim için harcar.
ÖĞRETMENİM
"Öğrenci gözüyle öğretmen" adlı
yarışmada birincilik ödülü alan yazı.
Ben bir öğretmen çocuğuyum. İlk öğretmenim de annemdir. Öbür çocuklar gibi
okula başlarken yabancılık çektiğimi söyleyemem. Yaşamım okulda başlamıştı.
Ancak okula başlamamla yeni bir sorun önüme çıktı. Annemi öbür çocuklarla
paylaşmak zorunda kalmıştım. Evde benim üzerime kanat geren, bana bir çiçek
gibi özen gösteren annem, okulda ve özellikle sınıfımızda bambaşka biri
oluyor, tüm çocuklar onunmuş gibi onlara da aynı sevgiyi gösteriyordu.
Dahası, onların sorunlarını eve de getiriyor ve hepsiyle ayrı
ayrı ilgileniyordu. Bu benim kıskançlığımı
arttırıyordu. Özellikle "Ümmü" ile çok
ilgileniyordu. Bu siyah saçlı, siyah gözlü, tombul yanaklı köy çocuğu pek
konuşkan değildi. Teneffüslerde oyunlara da katılmazdı. İçine kapanık,
sessiz bir tipti. Annem teneffüslerde "Ümmü" ile
oynardı. Ümmü'nün sorununa çözüm bulabilmek için
ailesi ile sıkı bir ilişki kurmuştu. Bu çalışma kısa sürede meyvesini verdi.
Ümmü
oyunlara bizim çağırmamızı beklemeden katılıyor, çalışmaları ile de kendini
gösteriyordu. Annemin sevinci sonsuzdu. Bir ödül almışçasına "Ümmü'yü
kazandım" diye seviniyordu. Fakat sevinci uzun sürmedi. Talihsiz bir olay
Ümmü'nün yaşantısını alt üst etti.
Soğuk bir kış günü evde yalnız kalan
Ümmü,
sobayı yakmak istemiş fakat yakamamış. Bakmış ki olmuyor, kızgın odunların
üzerine gaz dökmüş ve kibriti yakmış. İşte ne oldu ise o zaman olmuş,
sobadan fırlayan alevler Ümmü'yü sarmış.
Dumanları gören komşular eve koşmuşlar. Ümmü'yü
yarı baygın halde kurtarmışlar, yangını da bastırmışlar.
Ev kurtuldu. Fakat
Ümmü geçirdiği korku
nedeniyle konuşamaz oldu. Gösterildiği doktorlar Ümmü'yü ancak bir şokun konuşturabileceğini söylemişler. Annem
Ümmü'yü sıkıntılı günlerinde yalnız bırakmadı.
Sınıfa getiriyor, onunla yine ilgileniyordu.
Aradan iki ay geçti. Annem kalp çarpıntısı geçirerek derste rahatsızlandı.
Rengi sararıyor, nefes almakta güçlük çekiyordu. Babam bir taksi getirdi,
annemi bir battaniye içinde sarsmadan arabaya yerleştiriyorlardı ki;
kekeleyen bir ses işitildi. "Öğretmenim ne olur iyi ol, seni çok seviyorum."
Hepimizden önce annem tanıdı sesin sahibini. Ümmü'ydü
bu.
Annem kapalı gözlerinin ardından sızan yaşlarla, "Ah ne güzel Tanrım.
Ümmü de konuştu." dedi.
Ben de Başöğretmen Atatürk'ümün eğitim ordusunda öğretmen olacağım.
Ben de bilgisizliğin karanlığına ışık tutacağım. Yurdumun çocuklarına
bilgiden taç öreceğim. Öğrencilerimin gönüllerinde yaşayacağım.
Özlem ÖZTUĞ
KONUŞMA
Sevgili Arkadaşlar!
Harf devrimini yapan
Mustafa Kemal Atatürk, yeni harflerin öğretilmesi için yazı tahtasının
başına geçti. Milletimize yeni harfleri öğretmek için canla başla çalışmaya
başlamıştı. Bakanlar Kurulu 11 Kasım 1928 günü yaptığı toplantıda,
Ata’mıza “Millet Mektepleri Başöğretmenliği”
unvanını verdi. 24 Kasım, Atatürk’ün Millet Mektepleri Başöğretmenliğini
kabul ettiği gündür. Ata’mızın yüzüncü doğum
yıldönümünün kutlandığı 1981 yılında, 24 Kasım’ın her yıl Öğretmenler Günü
olarak kutlanmasına karar verildi.
Öğretmenler gününde,
öğretmenlerimizin değerini, sorunlarını ve hizmetlerini hatırlar, onların
emeklerini boşa çıkarmamak için gayrete geliriz. Biliriz ki, çalışkan,
dürüst ve insani değerlere sahip insanlar olmamız, öğretmenlerimize
verebileceğimiz en güzel armağandır.
Öğretmenlik kutsal bir
meslektir. Sevgi dağıtıp içimizi aydınlatan öğretmenler bizi doğruya
yöneltir, bilgili kişiler olmamız için çaba gösterirler. Dünyayı tanıtırlar
bize. Gerçeği, daima gerçeği, yeniliği, gelişmeyi ve bilimi anlatırlar.
Yeteneklerimizin gelişmesine yardımcı olur, doğruluk, dürüstlük ve
yardımseverlik gibi evrensel değerlere ulaşmamızı sağlarlar. Bize anne
olurlar, baba, kardeş ve arkadaş olurlar.
Dünyanın en saygın
insanları olan, siz öğretmenlerimin huzurunda saygı ile eğilirim.
Geleceğimiz, gözlerinizde gördüğümüz ışıltılar gibi aydınlık olsun!
ŞİİRLER
BEN BİR ÖĞRETMENİM |
Ben bir öğretmenim
Okulların birinde
Duymayı, düşünmeyi
öğretirim.
Derslerimde...
Bir söz yağmurudur,
ders dediğin de,
İnsan göklerinden,
rahmet yerine,
Kitaplar dolusu
yağar da yağar...
Benim çocuklarım bu
bahçelerde,
Bu yağmur altında
ıslanmadalar.
Bir yağmur sonrası
gelin seyredin,
Her taraf tepeden
tırnağa bahar... |
Bulutsuz masmavi
dünyalarına,
Sevginin, sevincin
güneşi doğar.
Böyle çocuklarla
dolar her yanım,
Çocuklar kardeşim,
Çocuklar arkadaşım,
Canım…
Onlarda toplanmıştır
Geçip giden zamanım,
Bir parıltı görsem
gözlerinde,
Bilgiden, anlayıştan
yana,
Bir hal olur bana... |
Zannedersiniz ki,
Dünyalar benim…
Çocuklar, kitaplar,
yazı tahtası
Enine boyuna bütün
zamanlar,
Dört duvar arası bir
dershanede,
Her dinden her
dilden gelmiş insanlar.
Bizimle konuşur
hayal ederler,
Bağlanırız kalırız
kendilerine.
Hikaye anlatır, şiir
söylerler,
Mutluluk üstüne,
ümit üstüne…
M.Gündüz GÖKTÜRK |
ÖĞRETMEN
Dosttur o çalışanla,
dosttur o yarışanla
Yarınlara el ele
beraber koşanlarla,
Mutludur o, simsiyah
saçları olmuşsa ak,
Dünden daha güçlüdür
uyanırken her sabah.
Doğruya, güzelliğe,
odur yolu gösteren
Odur hep geleceğe
güvenle gülümseyen.
Bir ana, bir babadır
çocuklara sunulan.
Odur eli öpülen,
odur fedakâr insan.
Sarsılmaz bir
inançla görevini sevmekte,
Ömrünü adamıştır
milletine hizmette.
Ruhlara şekil veren,
kafaları besleyen
Uygarlığa yürürken
en öndedir öğretmen.
Nevin EMGEN |
BAŞÖĞRETMEN
Atatürk benim,
Başöğretmenim,
Ne öğrendimse,
Ondan öğrendim.
Yenilikleri,
Hep o düşünmüş,
Milleti için,
Ağlamış, gülmüş.
Çocuk kalbimle,
İlk onu sevdim,
Atatürk benim,
Başöğretmenimdir.
Tarık ORHAN |
SEVGİLİ ÖĞRETMENİM
Sevgili öğretmenim,
İnan sen bir
ışıksın.
Yanarsın gece
gündüz.
Aydınlatırsın bizi.
Doğruyu, güzeli,
Bize sen öğretirsin.
Vatanıma sevgiyi,
Kalbimize sen
korsun.
Çevreni aydınlatır,
Bir mum gibi
erirsin.
Anne - baba gibisin,
Bizi, bağrına
basarsın.
Fethi BOLAYIR |
ÖĞRETMENİM
Okumayı yazmayı,
Sayıları saymayı,
Güzel resim yapmayı,
Sensin bana öğreten.
Büyükleri saymayı,
Küçükleri sevmeyi,
Yurda hizmet etmeyi,
Sensin bana öğreten.
Kasabamı, köyümü,
Vatanımı, yurdumu,
Ulusumu, soyumu,
Sensin bana öğreten. |
DÜNYANIN BÜTÜN ÇİÇEKLERİ |
Dünyanın bütün
çiçeklerini diyorum
Bütün çiçekleri
getirin buraya,
Öğrencilerimi
getirin, getirin buraya,
Kaya diplerinde
açmış çiğdemlere benzer
Bütün köy
çocuklarını getirin buraya,
Son bir ders
vereceğim onlara,
Son şarkımı
söyleyeceğim,
Getirin, getirin… ve
sonra öleceğim.
Dünyanın
bütün çiçeklerini diyorum
Kır ve dağ
çiçeklerini istiyorum.
Kaderleri
bana benzeyen,
Yalnızlıkta açarlar, kimse bilmez onları,
Geniş
ovalarda kaybolur kokuları…
Yurdumun
sevgili ve adsız çiçekleri,
Hepinizi,
hepinizi istiyorum, gelin görün beni,
Toprağı
nasıl örterseniz öylece örtün beni.
Dünyanın bütün
çiçeklerini diyorum
Ben bir köy
öğretmeniyim, bahçıvanım,
Ben bir bahçe
suluyorum gönlümde,
Kimse bilmez, kimse
anlamaz dilimden
Ne güller fışkırır
çilelerinde,
Kandır, hayattır,
emektir benim güllerim
Korkmadım,
korkmuyorum ölümden,
Siz çiçek getirin
yalnız, çiçek getirin.
Dünyanın
bütün çiçeklerini diyorum
En
güzellerini saymadım çiçeklerin,
Çocukları,
öğrencilerimi istiyorum
Yalnız ve
çileli hayatımın çiçeklerini,
Köy
okullarında açan, gizli ve sessiz,
O bakımsız
ama kokusu eşsiz çiçek.
Kimse
bilmeyecek seni, beni kimse bilmeyecek
Seni, beni
yalnızlık örtecek, yalnızlık örtecek. |
Dünyanın bütün
çiçeklerini diyorum
Okulun duvarı çöktü
altında kaldım,
Ama ben dünya
üstündeyim, toprakta.
Yaz kış bir şey
söyleyen sonsuz toprakta,
Çile çektim, yalnız
kaldım, ama yaşadım.
Yurdumun
çiçeklenmesi için, daima yaşadım,
Bilir bunu bahçeler,
kayalar, köyler bilir.
Şimdi ustum, örtün
beni, yatırın buraya,
Dünyanın
bütün çiçeklerini getirin buraya.
Dünyanın
bütün çiçeklerini diyorum
Afyon
ovasında açan haşhaş çiçeklerini,
Bacımın
suladığı fesleğenleri,
Köy
çiçeklerinin hepsini, hepsini,
Avluların
pembe entarili hatmisini,
Çoban
yastığını, peygamber çiçeğini de unutmayın,
Aman
Isparta güllerini de unutmayın,
Hepsini,
hepsini bir anda koklamak istiyorum
Getirin,
dünyanın bütün çiçeklerini istiyorum.
Dünyanın bütün
çiçeklerini diyorum
Baharda Polatlı
kırlarında açan,
Güz geldi mi Kop
dağına göçen,
Yürükler yaylasında,
Toroslarda eğleşen,
Muş ovasından, Ağrı
eteğinden,
Gücenmesin, bütün
yurt bahçelerinden
Çiçek getirin, örtün
beni,
Eğin türkülerinin
içine gömün beni.
Dünyanın
bütün çiçeklerini diyorum
Ben
mezarsız yaşamayı diliyorum,
Ölmemek
istiyorum, yaşamak istiyorum,
Yetiştirdiğim bahçe yarıda kalmasın,
Tarumar
olmasın istiyorum, perişan olmasın,
Beni bilse
bilse çiçekler bilir dostlarım,
Niçin
yaşadığımı ben onlara söyledim,
Çiçeklerde
açar benim gizli arzularım.
Ceyhun Atuf KANSU |
BİRİCİK ÖĞRETMENİM
Öpmek istiyorum hep
o şefkatli elleri.
Yerimde sayıyordum
alıp geçtin ileri.
Bana hep sen
öğrettin o güzel bilgileri.
Benim bilgi
kaynağım, sevgili öğretmenim.
Hep okulda geçirsem
günleri, geceleri,
Daha erken öğrensem
harfleri, heceleri.
Sende saklı bulunan
o güzel bilgileri,
Ben de almak isterim
biricik öğretmenim.
İstemez oldum artık
vefasız geceleri.
Hep sınıfımda olsam,
okusam heceleri.
Atamın önerdiği
olmam istenen yeri,
Bana sen hazırladın
biricik öğretmenim.
Hakkı ÇEBİ |
SELÂHATTİN ÖĞRETMEN
Kınık köyünün büyük
beyaz okuluna,
Pencerelerden bir
baktım,
Selâhattin
öğretmenin sesi geliyordu.
Öğrenciler taş
kesilmiş dinliyordu.
Neler diyordu, o
duvarlar biliyordu.
Kımıldamadan öyle
kaldım,
Okula güneş
vuruyordu.
O, karşımda
dinlendiren aydınlık
Gönlüme vuruyordu
bir parçası.
Düşüncemi tuttum,
açıklara saldım.
Bir at koşar gibi
çayırlarda
Selâhattin
öğretmen konuşuyordu.
Köyün kara toprak
evleri,
İlerde her şeyden
habersiz
Kendi hayatını
yaşıyordu.
Talip APAYDIN |
SEVGİLİ ÖĞRETMENİM
Sabahleyin en erken,
Yataktan kalkan
benim.
Okuluma koşarken,
Günaydın öğretmenim.
Her zaman
seversiniz,
Bilgiler
verirsiniz.
Çalış,
öğren dersiniz
Sevgili
öğretmenim.
Bu yurdun kızı oğlu,
Tuttuk en aydın yolu
Kalbim sevgiyle
dolu,
Hayatım öğretmenim.
Severek
sayıyorum,
Üzmemek
istiyorum,
Geçiyor
böyle günüm,
Biricik
öğretmenim. |
GÜZEL SÖZLER
·
Ulusları
kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir.
·
Dünyanın her
yanında öğretmenler, insan topluluğunun en fedakâr ve en değerli varlığıdır.
·
Öğretmen bir
sanatkârdır, yarının temelini o attığı gibi, değerli kişilik hamuruna da
biçim verir.
·
Öğretmenler, yeni
nesil sizin eseriniz olacaktır.
·
Gelecek gençlerin,
gençler ise öğretmenlerin eseridir.
·
Öğretmen, geçmişin
öğreticisi, geleceğin kurucusudur.
·
Toplumların
uygarlık düzeyi, öğretmene verdiği değerle ölçülür.
·
Geleceğin
güvencesi eğitime, eğitim ise öğretmene dayalıdır.
·
·
Dünyada her şeye
kıymet biçilebilir. Ama öğretmenin eserine kıymet biçilemez. (Socrates)
·
Yeryüzünde
öğretmenlikten daha onurlu bir tanımıyorum. (Diyojen)
·
Yeryüzünde barışı
sağlayacak sihirli değnek analarla öğretmenlerin elindedir. Eğitim demek,
vücutta ve ruhtaki güzelliği ve mükemmelliği son mertebesine kadar
geliştirmek demektir. (Eflatun)
·
Öğretmenlik bir
sanat işidir. Sanatçı geçim sıkıntısı çekerse, ondan yaratıcılık beklenemez.
(İ.N.Özgür)
Öğretmenler gününde
Öğretmeninize çiçek göndermek istermisiniz ? O
zaman tıklayın >>
Öğretmenler günü çiçek, çiçekçi, çiçekçiler, çiçekçilik, 24 kasım çiçek, öğretmen mesajları, öğretmenler günü kısa mesajları
|